Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Destanların ortaya çıkış hikayesi

İnsanlar ilk çağlarda toplum ve doğa olaylarını anlamakta güçlük çektiler. Her ol onlara önce Tanrıyı düşündürdü: Gök gürlemesi Tanrının hiddetiydi. Yıldırımlj kasırgalar, susuzluklar Tanrının insanlara verdiği cezalardı, insanlar her doğa olj yını korkuyla karışık bir hayranlıkla izledi. Zengin bir hayal dünyası olan ilk insanlar, önemli gördükleri her olayı, olağanüst olay ve hayallerle süsleyerek birbirlerine anlattılar. Yeni olaylarla zenginleşen destanlar, halk arasında yayılarak ortak bir eser haline geldi. Destanlan anlatan her yeni ağız destanlara yalnız bir olay değil, dil ve söyle yiş güzelliği de kattı. Destanlar, başlangıçta manzum oldukları, ezgiyle söylendikleri için halk dilinde uzun süre yaşayabildi. Özkırımlı'nın (1995) Tarih İçinde Türk Edebiyatı adlı yapıtında da belirttiği gibi: "Denilebilir ki, doğayla savaşımın ve toplum biçiminin, yine toplumun ortak düş gücüyle insanın zihninde sanatsal bir biçimde yoğrulması destanları doğurmuş; insanlar toplumun

ilk türk şiiri nedir? ilk türk şiirinin özelliği

İlk Türk Şairleri İslamiyet öncesindeki Türklerde şairlere baksı, kam, ozan gibi adlar verilirdi. Kaş-garlı Mahmud'un Divânü Lûgati't Türk adlı eserinde ve Turfan kazılarında ele geçirilen metinlerde adlarına ve şiirlerine rastlanan ilk Türk şairleri Apnn ÇorTigin, Çuçu, Ki-ki, Kül Tarkan, Asıg Tutung, Pratyaya Şiri, Kahin Kayşı, Çisuya Tu-tung'dur. İslamiyet öncesi Türk şiirinin, şairi bilinen ilk örneklerini Uygurlar'da bulmaktayız. Apnn Çor Tigin'in yazdığı "Bir Aşk Şiiri" adlı ilk Türk şiirinin son parçasının aslı ve çevirisi şöyledir: Yaruk tengriler yarlıkazun Yavaşım birle Yakışıpan adnlmalım Küçlüg biliştiler küç birzün Közi karam birle Külüşügin oluralım... Nurlu tanrılar buyursun Yumuşak huylum ile Birleşip bir daha ayrılmayalım Güçlü peygamberler güç versin Kara gözlüm ile Gülüşerek yaşayalım...

Eski türk şiiri özellikleri

İslamiyet öncesi Türk şiiri hece ölçüsüyle yazılmıştır. Yedili, sekizli, onikili ölçülere çok rastlanır. Kafiye önemlidir, dize başlarında da kafiye yapılır. Nazım birimi dörtlüktür. İslamiyet öncesi Türk şiirinin dili Öz Türkçedir. Şiirler, Türklerin o çağdaki dünya görüşlerini, yaşantılarını, duygularını, düşüncelerini doğal bir dille anlatırlar. Şiirlerde doğa, aşk, kahramanlık, cesaret, binicilik, at sevgisi, askerlik, Ölüm en çok işlenen konulardır. Çin kaynaklarında M.Ö. II. yüzyıla ait eski Türk şiir çevirilerine rastlanmaktadır.

Sözlü edebiyatın özellikleri ve yapısı

Sözlü Edebiyat Dönemi Bilindiği gibi söz yazıdan öncedir. Böyle olunca da yazılı edebiyat ürünlerinden önce, sözlü edebiyat ürünlerinin oluştuğu ortadadır. Bütün ulusların edebiyatında olduğu gibi Türklerin edebiyatında da sözlü edebiyatın doğuşu dinsel temellere dayanır. Sözlü edebiyat ürünleri, daha yazının bulunmadığı dönemlerde, dinsel törenlerde üretilmeye başlanmış, kuşaktan kuşağa aktarılarak yaşatilmıştir. Edebiyat türleri içinde ilk doğan tür olan şiir, sözlü edebiyatın anlatımında önemli bir rol oynar. İslamiyet öncesi Türk edebiyatında da şiirin önemli bir yeri vardır.

Sözlü edebiyat nedir? Ne zaman ortaya çıkmıştır?

İslamiyet öncesi Türk edebiyatı, M.Ö. 4000'li 3000'li yıllardan başlayarak Türklerin tslamiyeti kabul ettiği XI. yüzyıl ortalarına kadar sürer. Bu uzun dönemin Köktürkler'e ait yazılı anıtların ortaya konduğu MS. VI. yüzyıla kadar olan bölümü sözlü edebiyat dönemi olarak adlandırılır.

İftar duası nasıl yapılır?

Duanın anlaşılabilmesi ve anlaşılan duanın da gönülden olması sebebiyle iftar duası mutlaka TÜRKÇE yapılmalıdır. Hayırlı ramazanlar diliyoruz. "Allah'ım, Senin rızan için oruç tuttum, sana inandım ve sana güvendim. Senin rızkınla orucumu açtım ve Ramazan ayının yarın ki orucuna da niyet ettim. Benim geçmiş ve gelecek günahlarımı bağışla."

İtalyanca örnek cümleler

• Aki aspetta mi a Ankara. Ali beni Ankara’da bekliyor. • İo aspetto ti a Roma. Seni Roma’da bekliyorum. • İo Aspetto ti alla banca. Seni bankada bekliyorum. [la banca] • Perche vai a Ankara? Niçin Ankara’ya gidiyorsun? • Perche io abito a Ankara. Çünkü Ankara’da ikamet ediyorum. • Dove abiti? Nerede ikamet ediyorsun? • İo abito a İzmit. İzmit’te ikamet ediyorum. • Dove aspetti mi? Beni nerede bekliyorsun? • Aspetta ti alla fermata. Seni durakta bekliyorum. [la fermata] • Aspetto ti a Ankara oggi. Bugün seni Ankara’da bekliyorum. • Aspetto ti a Ankara domani. • Aspetto ti a Ankara stasera. • Aspetto ti a Ankara alle sei. • Aspetto ti a Ankara mercoledi. Çarşamba günü seni Ank. bekli. • İo non sono qua. (burada değilim.) • İo sono qua. (buradayım) • Aki aspetta mi a Ankara. Ali beni Ankara’da bekliyor. • İo aspetto ti a Roma. Seni Roma’da bekliyorum. • İo Aspetto ti alla banca. Seni bankada bekliyorum. [la banca] • Perche vai a Ankara? Niçin Ankara’ya gidiyorsun? • P